SOFRADA NEZAKET KURALLARI

SOFRADA NEZAKET KURALLARI

Sofrada nezaket göstermek, birlikte yemek yediğimiz insanlara olan saygımızın bir yansımasıdır, değil mi? Gündelik yaşamın hızlı temposunda bazen unutsak da, masada oturduğumuzda küçük nezaket kuralları büyük bir fark yaratabilir. İşte bu güzel alışkanlıklar, yemeklerimizi daha da özel kılar.

Öncelikle, bir yemeğe zamanında varmak, bu küçük jestlerin en başında gelir. Ne çok erken, ne de geç; tam zamanında. Biliyorum, bazen trafik ya da son dakika sürprizleri engel olabilir, ama eğer gecikeceksek, bir telefonla ev sahibini bilgilendirmek en nazik davranış olur.

Masa düzenine ve oturma planına gelince, genellikle ev sahibi bu konuda rehberlik eder. Onun gösterdiği yere oturmak, ev sahibine olan saygımızı gösterir. Ve tabii ki, peçetemizi kucağımıza yerleştirmeyi unutmamalıyız. Yemeğin başında bu küçük hareket, nezaketin ilk adımıdır.

Çatal ve bıçak kullanımı ise, masada zarif görünmemizin anahtarlarından. Dıştan içe doğru ilerlemek ve yemeğimizi bitirdiğimizde çatalımızı ve bıçağımızı tabağın üzerine düzgünce yerleştirmek, sofranin belli basli adaplarindandir.

Konuşurken kibar ve saygılı olmak da çok önemli. Ağzımız doluyken konuşmamak, tartışmalı konulardan kaçınmak ve dinlemeyi bilmek, yemek masasında hoş bir atmosfer yaratır. Ve tabii ki, yemek bittikten sonra, ev sahibine teşekkür etmek, günümüzde bile unutulmamalıdır.

Bu küçük nezaket kuralları, yemeklerimizi sadece bir beslenme rutininden çıkarıp, dostlarımız ve ailemizle geçirdiğimiz değerli anlara dönüştürür. Unutmayalım ki, sofrada gösterdiğimiz nezaket, hayatımızın diğer alanlarında da bize eşlik eder.
Bloga dön